14 Eylül 2010 Salı

Yüksel(me) / Atan(ma) Sınavı...


2004 yılında kurumumun Ankara'da açtığı "görevde yükselme sınavı"na girdim ve tabi ki kazandım. Hem de ciddi yüksek bir puan alarak, hatta derece yaparak ve böylece minik unvanlı memurlar arasındaki yerimi aldım "şef" olarak.
Sonra beklemeye aldık kendimizi ki en az iki yıl bu unvanda çalışmalısın heveslenip gözünü bir üst unvan olan şube müdürü veya ilçe müdürlüğüne dikebilmen için. Tabi başka şartları da var. Sorun yok benim açımdan, en kusursuzundan olan sicilim, hizmet yılım, okulum v.s.

4 yıllık bir bekleme süresini tamamladıktan sonra nihayet 2008 yılında ilan edildi kurumda tekrar "görevde yükselme sınavı" açılacağı. Açılması ve aşılması gereken bir sınav engelinin olduğunu biliyoruz zaten.

Eğitim seminerlerini personelin moral ve motivasyonunu arttırdığı, başarı oranını yükselttiği düşüncesiyle hemen hemen her kurumun güney sahillerinin yıldızı bol otellerinde yaptığı malum. Biz de kalktık gittik Türkiye genelinde değişik kadrolar için sınav maratonuna katılacak yaklaşık 1000 kişilik bir ordu halinde Antalya/Kemer'e...

Öyle yoğun bir ders programıydı ki sabah 09:00-akşam 18:00 kafamızı dışarı çıkaramadan bitirdik 12 günlük eğitim seminerini ve son gün sınava girdik sağ salim.



Dedim ya "şef" kadrosundayım ve "şube müdürü" olmak istiyorum. Kimseye ihtiyaç duymadan olurum da evelallah ve oldum da. Peki yapıyor muyum? Hayır...Sebep? Çünkü şartı var...Neymiş? Gideceksin 5 veya 6. bölge kapsamında olan bir ile ki kısaca "doğu" diyoruz, orada çalışacaksın minimum 2 yıl. Neden? Başbakanlığın çıkardığı bir genelge var. Güzel. Olsun bakalım. Orda çalışan, ikamet eden arkadaş girecek bu sınava, kazanacak, hiç yerinden oynamadan hoop bulunduğu ile atanacak. Ama diğer iller öyle olmayacak, illa gidecek yurdumun şark tarafına. Yanlış anlaşılmak da istemem, benim için sorun olan asıl konu tüm düzenimi bozup bulunduğum ilden kalkıp başka bir yere gitmek.

Durum böyle olunca "kazandığım açıklansın, ertesi gün atamamın yapılmasını isteyeceğim, hemen giderim yaparım doğulu kardeşlerime hizmetimi, 2 yıl dediğin nedir ki, hemen geçer, sonra isterim tayinimi istediğim şehre (Ankara şansı yok bu arada)" diyen ben sınavı kazandığımın açıklanması üzerine ertesi gün dilekçemi verdim. Ne diye mi? Atamam şimdilik yapılmasın diye :)) Bunca yıldır alıştığın yerden öyle tek başına kalkıp gideceksin, yeni düzen, yeni yer, yeni iş, yeni insanlar derken yemedi tabi :)

O gün bugündür duruyor öyle. Dursun bakalım. Biz hizmetimize Merkez'den devam edelim bir alt kadrodan. Zaten bu genelge değişmediği sürece tüm kadrolar boş İçanadolu'da, Batı'da, Marmara'da. İşte onun için bu sınav bana göre atanMA/yükselME sınavı. Böyle de devam eder gibi. Yapacak birşey yok...

Aslında ben sonuna kadar destekliyorum bu sınav olayını. Hiç olmazsa ona yalvar, buna yakar yapmak zorunda değilsin istediğin sonuca ulaşmak için. Çalış ve kazan. Olay bu.

Fakat işin üzücü yanı sınav sisteminin kurum içinde olanlara uygulanması. Başka bir kurumdan gelen ve +'sı olan (anlaşılmıştır sanırım) devletimin diğer memurlarına uygulanmıyor. "Ankara şansı yok" dedim ya hani, neden yok? Çünkü bu bol +'lı kişiler açıktan atamayla gelmiş, Merkez'deki tüm kadroları doldurmuş, hatta bir bakmışsın benim yıllardır hizmet ettiğim yere, hem de benim başıma şube müdürü olmuş. zzzzz...

Derdimi daha nasıl anlatayım...Varsa bizim kuruma gelmek isteyen buyursun, tabi +'larıyla beraber, başımızın üstünde yeri var...

11 yorum:

Adsız dedi ki...

ağlamayana balon yokkk:)
yarın gidersin artık şube müdürü olarak:)

Aynur (Küçük Hala) dedi ki...

CREEP;
ağlamaya gerek yok :)
halletmişim bu konuyu zaten de nerelere gitsem diye düşünüyorum
harita önümde açık
seçemiyorum bir türlü :)

Adsız dedi ki...

gel izmire gel:)
yaşarsın buralarda!

Aynur (Küçük Hala) dedi ki...

CREEP;
düşünmüyor değilim
hatta ciddi ciddi düşünüyorum
halledilmesi gereken bir iki konu var onları da sonuçlandırayım oralı olcam ben de :))

Yasemin dedi ki...

gitmeyi düşünmemekte haklısın bence
yeni düzen her zaman zor oluyor hele birde dediğin gibi tek başına gidiyorsan..
merkez kadrolarla diğer illerdeki kadrolarda fark yoksa maddi açıdan yani yerinden oynamaya değmez bence

insanın kendi hakkıyla bir başarıya ulaşması güzel birşey
tebrik ederim.

Aynur (Küçük Hala) dedi ki...

YASEMİN;
çok teşekkür ederim
merkezdeki şube müdürü kadrosuyla diğer illerdeki şube müdürü kadrosu arasında fark var şöyle ki; merkez kadroda bulunanlar sözleşmeli statüde ama illerdekiler öyle değil malesef
sözleşmelilerde de ikramiye falan malum :)
onun içindir ki buralar dolu hep
+'lılarla :)
ben ise herşeyi X4 olan ama bir tane bile +'sı olmayan biri olarak merkezden şefliğe devam kararı almış bulunmaktayım
zaten kimsenin bana da ihtiyacı yok :)
değişiklik olur da hakettiğimi alırsam ne ala...
olmazsa da olmasın ne yapalım diyorum teselli baabında :))
sevgiler...

Adsız dedi ki...

umudunuzu kırmak yada moralinizi bozmak istemem ama bence değişmez

Aynur (Küçük Hala) dedi ki...

ADSIZ (?);
sorun yok benim açımdan
moralim bozulmaz merak etmeyin :)
dediğim gibi olursa ne ala, olmazsa da sağlık olsun
hiç olmadı emekli olmadan önce 6 ay bu görevi yapar çalışırken değil ama emeklerken faydalanırım :)
kısmet olursa tabi
teşekkürler...

Adsız dedi ki...

anladım
her şey gönlünüzce olsun
ben de teşekkür ederim

MAVİ TUTKU dedi ki...

İnşallah şube müdürü olursunuz.
Bence çok daha fazlası olsanız büyük kazanç olurdunuz.

Aynur (Küçük Hala) dedi ki...

O.K.A-MAVİ TUTKU
Mesut Bey;
güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim
sağolun varolun...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...