Mahkemenin ağırlığına yakışır kalabalığı, bu kalabalığın da tamamını kurum çalışanlarının oluşturduğunu görünce, bütün bir geceyi bilinmezlikten kaynaklı korku, merak ve heyecan içerisinde uykusuz geçirmeme rağmen gözlerim birden açıldı...Mutlu olmuştum...Evet evet...Korkum, merakım, heyecanım, hepsi birden yerini rahatlamayla gelen mutluluğa bırakmıştı...Yalnız değildim...
Beni gören arkadaşlarımdan birkaçı yanıma gelerek "seni niye çağırdılar?" diye sorunca "yahu öğrenemedim ki! konuyu bir anlasam rahatlayacam...Ailece perişan olduk...Dün müfettiş çağırdı, bugün de burası...Siz söyleyin burada neler oluyor?" dedim...
"Yüksel" dedi bir diğeri..."Yüksel'in davası bu"..."ne Yüksel'i, ne davası, ayrıca bizlerle ne alakası var ki?" diyebildim..."Sen bilmiyor musun? Yapılan genel teftişte açığa çıktı ki Yüksel zimmetine para geçirmiş...Neredeyse 1 senedir de hapiste...Onun mutemet olarak görevlendirildiği her spor organizasyonunda görevli bulunan kişileri tek tek çağırıyorlar ve o göreve gidip gitmediği, görev parasını alıp almadığı soruluyor...Demek ki sen de görevliler listesinde varmışsın ki çağırmışlar"...Şaşkınlıktan küçük dilimi yutacaktım...
"Yuh!" dedim ya "yani ben bütün bunları tanık olduğum için mi yaşamıştım...yani sizler gibi tanık olarak buradayım öyle mi?...Bilgisine başvurulacak bir tanığım sadece...Tanık olarak davet edilmek böyleyse acaba sanık falan olsam ne yapılırdı? Polis marifetiyle aranılmak, kimsenin birşey söylememesi...Hey Allahım ya resmen kabir azabı çektim ben dünden beri yaa...Annem perperişan oldu...Bu nasıl bir işmiş arkadaş" dedim kimlik tespiti için yanıma gelen sivil polise kimliğimi teslim ederken...
Fakat mahkeme de gerçekten ağırmış hani...09:00'da diktiler hepimizi oraya...Sırası gelenlerin ismi okunuyor, içeri giriyor ve çıkmıyor(muş)...Ağır ağır ilerleyen saatler nedeniyle ağırlaşan bedenim neredeyse kendini olduğu yere bırakacak hale geldi...Benim çağırıldığım esnada saat 13:00'tü ve bu süre zarfında ayakta aç, susuz bekledik yeminler olsun...
Neyse...Yaptığı işin ağırlığını yüzünden ve bembeyaz olmuş saçlarından gördüğüm Ağır Ceza Reisi'nin bana çektiği hafif bir zılgıttan sonra en doğrusundan, en düzgününden bütün soruları cevaplayarak ifademi verdim...Jandarmalar arasındaki Yüksel'i ve halini, dinleyiciler arasındaki ailesini ve hallerini gördüğümde hissettiklerimi, üzüntümü uzun uzadıya anlatamayacağım...Zira annesi ile karısını gördüğüm anda "ah Yüksel, sen nasıl böyle birşey yaparsın da onları bu hale getirirsin?" diye düşündüm sadece...
Karar: Falan tarihinde, falan falan işleri yaparak, filan kadar parayı zimmetine geçiren Yüksel'in, falan sene hapis cezasına çarptırılmasına...İçeride kaldığı süreler bu süreden çıkartıldıktan sonra kalan süre kadar hapis cezasını da çektikten sonra tahliye edilmesine...Ancak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre 6 aydan fazla ceza aldığından memuriyetine son verilmesine (emekliliğine 1 yıl kalmıştı) ve tüm yasal haklarının elinden alınmasına...
********************
Biraz önce telefonum çaldı...Arayan Başmüfettiş İlhami Bey...Onu tanıyorum...Çok kere gördüm...Onu diğer müfettişlerden ayıran sempatik tavırları var...
"Buyrun İlhami Bey" dedim..."Aynur Hanım, bir konu hakkında bazı sorularım olacak" dedi...ve ben konuşmasının devamını getirmesine izin vermeden "bakın İlhami Bey, bana bu cümleyle başlayan konuşma 10 yıl kadar önce bir kez daha yapılmıştı ve biz maaile kalp krizi geçirmiştik" dedim gülerek...O da "gerçekten mi?" diye sordu...Ben de "ah öyle bir gerçek ki, halâ ilk günkü gibi hatırlarım" dedim...Karşılıklı güldük...
Şimdiki konu ise yan odada oturan müdire arkadaşıma telefonda ağır hakaretler eden kurum çalışanı bir beyefendinin! teftişlik olan sözleri, tavrı, yaptıkları...Konu mahkemelik olur mu bilmem ama ben yine bir müfettişle karşı karşıyayım :)...hem de en sakininden :)
48 yorum:
aman iyi şükür bari sadece tanıkmışsın :)) iki günde ölüp ölüp dirilttiler yani seni :)
var gerisini sen düşün artık YEKTAcım...sadece tanıkmışım :))
bana yaşattıklarından sonra neredeyse üzülecem yani sadece tanık olduğuma :))
konuyu baştan söyleseler, tanık olduğunu baştan bildirseler ne olur ki.. anlayamıyorum bazı şeyleri.. her şey giz perdeleri ardında.. bu arada sen ne çekersen çek..
neyse..
sevindim senin adına..
Yok yere korkutmuşlar seni.
Geçmiş olsun ablacım :)
Tekrar geçmiş olsun Aynurcum, ben dahi üzüldüm adama, ne diye yaparsın ki usulsüzlük ama :(
İdmanlısın artık teftişlere, bu seferki önceki kadar titretmez seni bence :)
Bir tarafta da bir hapis cezası var. Bu arada Yüksel kim?
Ona da geçmiş olsun diyeyim bari, artık ne diyeceğimi şaşırdım.
En azından tanıkmışsınız, buna da şükür. Atlattığınıza sevindim.
Ama onun adına da üzüldüm.
ya nası bi yazı dizisidir bu, okurken sürekli kalbim güm güm, sen adamı öldürürsün yaa, polisiye yazsana:))
neyse işin edebi tarafını bi tarafa bırakırsak çok geçmiş olsun, geçmişte kalsa da anısı çok taze belli ki.
Çok geçmiş olsun canım, böyle yürek kaldıran olaylar da hep seni buluyor. Eskiden vaktin varsa şahit ol demişler ya, şimdi tamamen palavra. Bir tanık dinletmek için insanları saatlerce bekletiyoruz, birden fazlaysa vay halimize. Elbette bir tanık içeri girdikten sonra dışarı çıkamaz ve duruşma sonuna kadar kalmak zorundadır. Dün Uyap arızalıydı ama ısrar etseydin keşke kalemden dosyaya bakıp söyleyebilirlerdi, baştan savma iş yapıyorlar. Tekrar, bununla geçmiş olsun canım.
çok geçmiş olsun öncelikle.
Allah insanı doğru yoldan ayırmasın şaşırtmasın ve kötü hırsına kurban etmesin.Herşey insan için çünkü.
sevgiler
Aç gözlülüğün kurbanı olanlara çok yazık Aynurcum. Anlattığın yüksel böyle. Eğer Allahcc herkese aynı ölçüde rısk verseydi denge diye bişey olmazdı ki. Bilmezmi bunu kul. Neyse tanık olmak bile üzmüştür seni böyle bir durumda eminim. Ama geçmiş işte çok şükür kazasız belasız. Bir kucak dolusu huzur yolluyorum sana...
10 yıl önceki olay ha!!
Yüksel eşekler gibi pişman olmuştur da iş işten çoktan geçmiştir :(
Aynur adsız gelen yorum benim canım.
Off Aynur'cum geçmiş olsun yaaa ...
DAYATILANLA YAŞAYAN;
değil mi ama ya...annem öyle, ben böyle, diğer aile fertleri...of of...artık tecrübeliyim en azından
sağol canım :)
hiç sorma MİNNAKcım :)
sağol canım...
evet ESRAcım...biz de üzüldük ama işte şaşırmaya gör bir kere
he öyle bir idmanlıyım ki hemen konuyu sordum yeni müfettişe...yok artık korkmuyorum ben :))
Yüksel, bizim kurumda çalışan arkadaşlardan biriydi DİLARAcım...aldığı ceza sonucu memuriyetine son verildi maalesef...üzücü bir durum tabi ama yapılan usulsüzlüğün de cezası var elbet
teşekkür ederim canım...
bak o yazdıklarım var ya yeminle hepsini yaşadım/yaşadık SUveBEYAZım...taze taze :)
yok BAHARcım yazının sonundaki paragrafta belirttim ya 10 yıl önceydi bu...o zaman o kadar ısrar etmiştim dosyayı açıp bakın diye ama maalesef kalemde çalışan hanım bakmamıştı
demek ki yaşayacağım heyecan, korku varmış :)
çok teşekkür ederim canım...
amin SEZOBİGOcum amin
sevgiyle...
maalesef bazı kullar bunu bilmiyor VUSLATcım...bilmeleri için de böyle birşeyler yaşamaları gerekiyor deme ki...
ben kendi yaşadıklarıma üzülürken (bir tanık olarak) Yüksel'in ailesini görünce hem de öyle bir üzüldüm ki...insan ne diyeceğini bilemiyor işte
çok teşekkür ederim canım benim :)
evet NİLHANcım, 10 yıl önceydi
pişman olmaz mı hiç...Rabbim kimseyi doğru yoldan, dürüstlükten, helal kazançtan ayırmasın inşaAllah...
"adsız" olarak bir yorum gelmedi SEVDİYEcim...tekrar yaz :)
geçtiiii gitti ÖZLEMcim...sağol canım
Yaşadıkların can sıkıcı, ondan da ötesi ailen çok üzülmüştür eminim, özellikle anneciğin. Her ne kadar suçlu olmuş olsa da Yüksel bey adına da üzüldüm, büyük bir utanç yaşattığı ailesi adınada.
Sizleri mahkeme salonunda görünce daha da çok utanmıştır belki, değdi mi diyordur. Yazık, yaşına, bunca yılın emeğine, insanlığına.
Neyse, insanız her şey bizim için, sana büyük geçmiş olsun, Allah bir daha da yaşatmasın böyle tatsız şeyler.
doğru söylüyorsun SEVDİYEcim...her yönden hem can sıkıcı, hem de üzüntü verici bir durum
ve herkesin söylediği şey de aynıydı Yüksel için "hiç de ihtiyacı yok, götürdüğü para da para mı ki" diye
hani büyük çarpsaydı iyiydi anlamında değil tabi...yani ne bileyim işte şaşırdı demekki bir anlık :(
çok teşekkür ediyor, yürekten amin diyorum canım...
Merhabalar, Küçük Hala.
Neyse, olsun da bu kadar olsun ve geçmiş olsun!
Konuyla hiç alakası olmadığı halde böyle mahkeme koridorlarında perişan olan çok kimseler var. Suçu olmadığı halde yargılananlar vs.
Müfettişlerden kurtuluş olmaz. Biri biter, diğeri başlar. Allah kolaylık versin.
Selam ve dualarımla.
Merhaba RECEP BEY;
artık tecrübeliyim ya hepsi birden gelsin isterse diyorum :))
zaten çalıştığımız süre içinde de bir şekliyle karşılaşacağız anlaşılan...
çok teşekkür ederim
dua ile...
1,2 ve 3 hepsini şimdi okudum Aynurcuğum
bir kaç gündür internete giremediğimden yazılarını okumamıştım. iyikide daha önce bölüm bölüm okumamışım yoksa bende burada meraktan çatlardım heralde
öyle bir anlatmışsınki dizi film tadında okudum
yaşadığın sıkıntılar bir tarafa sonucunun senin adına böyle olmasına sevinirken diğer kişi ve ailesi adına üzüldüm gerçekten
şimdi sen bu tür yazılar yazmaya da başlarsın bence :))
üzüldüm gerçekten, hem yaşananlara hem de başkası yüzünden mağduğ olmanıza... geçmiş olsun aynurcum...
bak inan aklıma geldi YASEMİNcim...ne kadar alıştıysam her yazıma yorum yazmana bu yazılarımda göremeyince kesin okumamıştır dedim :)
aslında amacım da hani herkesi meraklandırayım da değildi ama öyle oldu maalesef...
çok teşekkür ederim canım
sence bu tür yazılar da mı yazsam acaba?
yok ya yazmayım...hani yine çok uzun olursa bunun gibi mesela...böyle bölümlere ayırayım
gerçi senin dediğine geliyoruz ya neyse çaktırmayalım :))
bazen hiç istemesek de bazı konuların içinde olmak zorunda kalıyoruz hepimiz değil mi AYSUNcum...bu da onlardan biriydi ama geldi geçti şükür
çok teşekkür ederim...
Aynur Hanım, bence siz 'bilhassa' bu tarzda yazılar yazın. Bakın çok ciddiyim, hakikaten... Hatta kendi hayatınızı yazmayın. Kurgu olsun içinde. Bizler de okuyalım. Merakla... Böyle kısım kısım ayırın, heyecan da olsun işin içinde. Bence bu şekilde polisiye roman bile yazabilirsiniz. Acayip heyecanlandım, günlerdir bekliyordum mesela sonuçlanmasını. Bu şekilde polisiye yazarsanız var ya, katilin kim olduğunu bulana kadar göbeğimiz çatlar. :)
Vay beee. Çok entersan Aynur yüksel bey ne kadar götürmüş.??:)))
gelmiş geçmiş olsun aynurcum . adam gerçekten suçlu mu idi acaba
Bizim buralarda sıkça kullanılan bir söz vardır fare delikten çıkıp yürek oynatıyor..Yaşadıklarınız aynen öyle olmuş..Hiç yok yerden canınız sıkılmış.Yüksel Bey şeytana uymuş yazık etmiş kendine ve ailesine:(Gelmiş, geçmiş olsun diyelim ..Allah tanık olmaktan da korusun artık:)Selam ve sevgiler:)
sen ciddi misin DİLARAcım...çok teşekkür ederim ama ben bunu becerebileceğimi hiç sanmıyorum...hele de meraktan sizlerin göbeğini çatlatmayı inan hiç istemem :)
tavsiyen için çok teşekkür ederim canım...ama bak heveslendirdin beni deneyeceğim diye bitiriyorum sözlerimi :)
aslında enteresan değil LEVENT...çünkü bu tür durumlar herzaman olabiliyor tahmin edersin
gerçekten merak ettiğin bu mu? yani ne kadar götürüldüğü :)
ben de bekliyorum ki hani tamam geldi geçti gitti ama yine de o anki durumuma, korkuma göre bir yorum yazarsın
ben de sana diyorum vay beeee :)
sağol ELMA KURDUm...evet o ve başka birkaç kişi daha ama suçun çoğunluğu onda kaldı...artık nasıl olduysa orasını bilemiyoruz
konuyla ilgili olup imza yetkisi olan diğer kişiler de görevi ihmalden memuruyetleri ile ilgili başka cezalar aldılar...halâ çalışıyor o arkadaşlar...bu açıdan sorun olmadı onlar için...
nasıl güzel bir söz BİRİNCİm...aynen benim duruma uymuş hakikaten :)
çok teşekkür ederim
sevgiyle...
Merhaba,yeni takip etmeye başladım.Soluksuz şaşırarak okudum. Çok geçmiş olsun...Tanık olmak, ağır suçmuş demek...Ülkemde hergün yeni birşeyler öğreniyorum,hala hak adalaet yahu diyorum kendime engel olamıyorum..senelerce aman kaç şahit yazarlar diye geyik yapılırdı,bunun geyiği bile olmazmış meğer. Çok çok geçmiş olsun..
Merhaba NİLcim...
çok teşekkür ediyorum
tanık olduğum halde bunları yaşadım daha ilerisini düşünemiyorum bile...ah güzel ülkemin sistemleri daha neler öğretecek bize kimbilir
hoşgeldin :)
sevgiyle...
hay allahım yarabbim , yani tanık olmak da zormuş.Nasıl bir sistemimiz var anlamış değilim.Hani öğreninceye kadar kalp krizi geçirsen mesulü rresmen devlet..Ucuz atlatmışsın , suçlu olan arkadaşa yazık olmuş, nefsinin zayıflığı yüzünden emeklerinden olmuş :(
ne doğru dedin İLKNURcum...da tabi kabul ederlerse
hele de annem mahvolmuştu yaa...ben anlamıyorum nasıl bir iş anlayışı, nasıl bir sistem...
bizler de en çok memuriyetinin yanmasına üzüldük...bir anlık hata sonucu hepsi puff...tabi bir de kaybettiği itibarı :(
Rabbim şaşırtmasın hiçbirimizi inşaAllah
aynur ablaaaaa hayırlı bereketli cumalar diliyorummmmm.
amin YEKTAcım...hepimize inşaAllah
dua ile...
Geçmiş olsun. Ben de bir kere tanıklık yapmıştım, ama yazılı kağıt gelmişti önden. Konuyu da bildiğim için heyecanlanmadıydım.
İnşallah bir daha işiniz düşmez, ama haberiniz olsun, orada işi olan herkese saat 9:00'da orada olunacak denir. Mahkemenin kapısının önünde mahkeme sırası yazar, oaradan aşağı yukarı ne kadar bekleyeceğinizi çıkarabilirsiniz. Bizimki ağır ceza değildi, ama herhalde sistem aynıdır.
çok teşekkür ederim ŞULEcim...inşaAllah hiçbir kimsenin hele de daha kötü bir durumdan dolayı hiç işi düşmesin oralara
benim de ilk ve son oldu o durum...şimdilik...
şimdilik diyorum çünkü insan neyle karşılaşacağını bilemez değil mi...ilki de sonu da bu olsun dilerim
demek boşuna beklemişiz heyecan içinde 4 saat...gerçi hesaplasam bile yine de beklerdim orada :)
hoşgeldin...
Yorum Gönder