Yar yar yar yandım...Koyverin gidenleri şinanay yavrum şinanay nay...
Candan ERÇETİN'den dinlemek için buyrunuz...
Cumartesi günü yeğenim İlknur'la birlikte alışveriş için kendimizi sokaklara attık...Selinnur'u keman kursundan alıp, kendimizi de sokaktan toplayıp soluklanmak için konuştuğumuz üzere Sevgili Yekta ve Sevgili Tuba bir de kızlara öyle pas vermese de yanağından iki makas alıp iki de öpücük kondurabildiğim Tuba'nın yakışıklı oğlu Ali Efe ile Ankara Kalesi'nde buluştuk...Güzel ve keyifle geçen sohbet eşliğinde sıcak çaylarımızı yudumladık karşılıklı...
Mekanın adı Gramofon Cafe...Ankara Kalesi'nde bulunan güzel, sevimli, mini mekanlardan birisi...Değişik köşelere yerleştirilmiş 5-6 tane gramofon var...İsmiyle müsemma...
Geçmişin bütün izleri mevcut bu mekanda...Eski televizyonlar, radyolar, ses kayıt cihazları, kasetler...Ne ararsanız var yani...Fotoğraflarını çekerken buram buram nostalji soluyorsunuz...Yani benim yaşımdakiler için böyle tabi :) Henüz 20'li yaşlarını sürenler nereden bilsin siyah-beyaz televizyonları, eski radyoları falan...
Gerçi bu kadar nostaljiye, bu kadar eskiye ait eşyalara tavandaki şu ışıklandırma olmamış ama neyse...O kadarı da kusur kalsın :)
Bir ara müziğin sesi o kadar yüksek geldi ki, birbirimize sesimizi duyurabilmek için neredeyse bağıra bağıra konuşmak zorunda kaldık...Garsonu çağırıp "acaba sesini biraz kısabilir miyiz?" diye sorduğumuzda "olmaz ki...kısılmaz...şu gramofonu açtık şimdi...ses oradan geliyor" diye masamızın dibindeki aleti gösterdi...Hani şu üstte sarı olan var ya işte onu...Farklı köşelerdekini açarak herkesi aynı oranda rahatsız ediyorlar demek ki :))
Öğrencilere verilen performans ödevleri her defasında beni hayrete düşürüyor...Aslında öğrenciye değil de velisine verilen bir ödev bu bence...ve sanırım herkesçe...
Selinnur'un da bu seferki ödev konusu şekilleri, renkleri gibi birtakım özellikleri ile doğal taşlar...Hazır gelmişiz buraya onu da aradan çıkaralım diye birkaç poz da onun için aldık...
Ankara Kalesi'ndeki o havadan ayrılıp tekrar Kızılay'a, kalabalığın içindeki boğucu havaya geldik...ki yarım bıraktığımız alışverişi tamamlayalım diye...Tamamladık da :)
Velhâsıl alışveriş, gezme, tozma, dostlar, keyif, sohbet derken hepsi birarada diyebileceğimiz güzel bir gün geçirdik...Tekrarını da dileyerek tabi :)
**********
Tebdil-i mekanda ferahlık vardır...
29 yorum:
evetttttt çok güzeldii, yine yapalımmmm
kesinlikle yapalım YEKTAcım...
OH ne güzel yapmışsınız.
Kaleye gideceğim bende yakın bir zamanda inşallah.
Şu sınav maratonumuz bir bitsin..
Tuba ve Yekta sayesinde benim de ikinci gidişim DOMATESSUYUm...şiddetle tavsiye ediyorum
evet sınav maratonu var değil mi 1 Nisan'da
başarılar diliyorum kızına ve tüm sınava gireceklere...
Ben hiç gitmedim Keşke gidebilsem bende ama nerdee. bende Aynurumun resimlerinden gezerim. Çok teşekkürler. Hoş vakit geçirdin bana. Sevgiler.
Ne güzel bir gün olmuş,kızımda 1 nisanda sınava girecek Ankara'da okumak dileği ,bakalım..Gelirsek görürüz kaleyi falan:)Performans ödevlerini hakikaten ailelere veriyorlar galiba,bizde uğraşıp duruyoruz küçük kızın ödevleri ile:)Selamlar,sevgiler:)
Maşallah Allah muhabbetinizi arttırsın.Şu son beş yıl da ankara kalesi ve civarı hayli güzelleşmeye başladı.Zira tarihi dokuyu incitmeden yapılan tadilatlar sayesin de gittikce de güzelleşiyor zannımca.
Saman pazarı yakınların da bir akrabam olduğu için,bu manzaraları sıklıkla görüyorum.
İyi gezmeler dilerim. :)
sefanız olsun:)) açık havada ferahlık vardır):
Merhabalar Küçük Hala,
Ne güzel Ankara Kalesi ve ardından nostaljik mekanlardan Gramafon Kafe'de sohbetli çay yudumlamalar ve aşağılara doğru gezmişiniz.
Çok güzel yapmışınız. Fotoğraflardan da anlaşıldığına göre gerçekten çok güzel nostaljik bir vakit geçirmişiniz. Tebrik ederim. Daha önce biz de kaleyi gezmiş ve kaleden aşağılara doğru At Pazarına inmiştik. Gerçekten güzel bir mekandı. Yalnız Ankara Kalesinden memnun olmadık. Belediyenin kaleyi yeniden ele alıp, orasını işgalcilerden kurtarması lazım.
Selam ve dualarımla.
Ohh negüzel bir gün geçirmişsiniz. Ankara'da otursaydım takılırdım peşinize valla :)
İyi akşamlar...
çok güzelmiş! fotoğraflar da çok güzel. imrendimmm
Ne güzel bir gezi olmuş Aynur hanımcığım:) Darısı başıma demek geldi içimden:) Kale ve Hamamönü gerçekten muhteşem eskinin, yaşanmışlıkların ayrı bir büyüsü var.
birgün birlikte gidelim VUSLATcım...çok isterim :)
BİRİNCİm; başarılar diliyorum kızına ve tüm sınava gireceklere...inşaAllah dileği gerçekleşir hayırlısıyla...biz de belki bu vesileyle görüşürüz ne dersin :)
sıklıkla gördüğüne göre sen tadını bizden daha iyi bilirsin demekki Sevgili ÂWDİL
çok teşekkür ederim :)
kesinlikle SİYAHKUĞUm :)
Merhaba RECEP BEY;
gerçekten hem hava, hem mekan, hem de sohbet çok güzeldi...seviyorum ben oraları...ve dediğinize katılıyorum bazı düzenlemelerin yapılması konusunda
çok teşekkür ederim...
ne kadar da güzel olurdu GÜLŞAHcım...kimbilir belki birgün yolun bu taraflara düşer ve bu kez senin de olduğun bir buluşma gerçekleştiririz...çok da güzel olurdu :)
sen de çok güzelsin NİNİcim...öpüyor, sevgiyle kucaklıyorum seni :)
henüz Hamamönü'ne gitmedim ESİNTİm...onu da yapıcam en kısa sürede inşaAllah
darısı başına :)
Merhaba SABAHATTİN BEY;
konuyla ilgili olarak bloğunuza düşüncelerimi ifade eden bir yorum bıraktım...yayınlarsanız sevinirim
çok teşekkür ederim
saygılar...
bende çok imrendim Aynurcuğum
hava da güzeldi tabi attınız kendinizi sokaklara
oh iyi yapmışsınız
valla öyle yaptık YASEMİNcim :)
pek keyif aldık
alınmayacak gibi de değildi hani :)
darısı sana da olsun diyelim o zaman...
evet ya insanın havası tamamen değişiyor mekanla birlikte
bizde de aynen öyle oldu ELMA KURDUm :)
Seninle tanışmak beni çok mutlu eder inan ki:))
ben de çok mutlu olurum BİRİNCİm...hadi bakalım o zaman bekliyoruz güzel kızının sınavı kazanmasını...hayırlısıyla inşaAllah
Of of ben yoktum ama:( Çok kıskandım şimdi... Ben ozaman nöbetçiydim şimdi yine nöbetçiyim Aynur Ablacım:(
bir dahaki sefere yine hep birlikte oluruz YASEMİNim....üzülme sen...
Yorum Gönder